2020 Yılında Takip Etmeniz Gereken SEO Trendleri

2019 yılında yine Google birçok güncelleme ve düzenlemeyle SEO uzmanlarına soğuk terler attırmaya devam etti. Geride kalan yılda SEO’nun geçirdiği ve gelecek yıllarda da geçireceği evrime ilişkin işaretler gördük. SEO alanı çok dinamik bir alan. Elbette, bazı şeyler değişmedi: başlık etiketlerinize alakalı anahtar kelimeler koyma, mobil öncelikli optimizasyonlar vb. 2020 yılında ise SEO konusunda bizi nelerin beklediğini ve ne tür aksiyonlar almamız gerektiğini incelemeye başlamanın zamanı geldi. SEO konusunda uluslararası yetkinliğe sahip isimlerin 2020 için beklentilerini derledik.

Snippet’ler Arama Tıklamalarına Daha Fazla Hakim Olacak

Google, Öne Çıkan Snippet’ler gibi kullanıcı için daha iyi bir arama deneyimi sunma amaçlı geliştirmeler yapmaya devam ediyor. Öne Çıkan Snippet’ler genellikle “0. sıra” olarak adlandırılan 1 numaralı organik arama sonucunun üzerinde görünür.

Bu özellikten faydalanmak ve web sitenize daha fazla tıklama almak için Google’da web siteniz ile alakalı sık sorulan sorulara net yanıtlar sağlamanız gerekmektedir. Öne Çıkan Snippet’ler, Google’ın derecelendirme kriterlerine bağlı olarak değerlendirilir ve arama sonuçlarında üste çıkarılır.

Öne Çıkan Snippet’leri SEO stratejilerinizde göz ardı etmemeniz için şu bilgiyi de vermek isterim: Son yapılan bir araştırmaya göre Google’dan yapılan tıklamaların %54,68’inin Öne Çıkan Snippet’lere olduğu ve arama sonucu üzerinden alınan tıklamalarının yarısından fazlasına sahip oldukları görüldü.

Öne Çıkan Snippet’ler, içerik üreticileri için harika bir fırsattır, çünkü arama sonuçlarında 1. sırada yer almasanız bile size daha fazla organik trafik çekme olanağı sunar.

Güvenli Web Site Artık Bir Zorunluluk

Kullanıcı güvenliği, SEO ile fazla ilgisi olmayan bir konu gibi görünse de kullanıcı deneyimi açısından çok önemli bir konu. Bir kullanıcı bir web sayfasını ziyaret ederken kendisini güvende hissetmezse, hızlıca ayrılma olasılığı yüksektir ya da “Güvenli Değil” uyarısı gördüklerinde, sayfanızı ziyaret etmemeyi tercih edebilirler. Sonuç olarak, hemen çıkma oranlarının (bounce rate) yüksek olması o sayfanın organik arama listesindeki konumunu etkileyebilir.

Siteniz için HTTPS protokolünü etkinleştirmeniz önemlidir. HTTPS, web sitesi kullanıcılarına hem şifrelenmiş hem de kimliği doğrulanmış güvenli bir bağlantı sağlar. Google’a göre HTTPS “davetsiz misafirlerin web sitelerinizle kullanıcılarınızın tarayıcıları arasındaki iletişimi kurcalamasına engel oluyor”. Google, kullanıcılarına güvenli bir tarama deneyimi sunmayı amaçlıyor, bu nedenle sitelerine HTTPS protokolünü uygulayanlar SEO anlamında pozitif bir sonuç elde edebilirler.

Web Sitenizi Sesli Aramalar İçin Optimize Edin

Akıllı telefonlar yaşadığımız dönemi domine etmeden önce insanlar masaüstü bilgisayarlarındaki arama motoru kutularına kelimeler yazarak arama yapıyorlardı. Anahtar kelimeler bu durumdan doğdu. Mobil cihazların kullanımıyla birlikte, sesli aramalar internet kullanıcıları arasında popüler bir trend haline gelmeye başladı. Bu aramalar sadece telefonlarda değil, aynı zamanda Amazon Echo, Samsung Smart TV, Sesli Pod gibi ev ses sistemleri yoluyla da yapılabiliyor. Web sitenizi sesli aramalar için nasıl optimize edeceğinizi bilirseniz, daha fazla organik trafik çekmek için gerekli SEO adımlarını atmış olursunuz.

Mobil UX (Kullanıcı deneyimi) Sıralamanızı Belirleyecek

Mobil sürümü olmayan bir web sitesi- mobil web sayfaları 2020’de daha da büyüyen bir trend olacağından- önümüzdeki yıllarda trafiğinin çoğunu kaybedebilir. Özellikle dünya çapında daha fazla insan akıllı telefonlar yoluyla daha yüksek oranda iletişim kurduklarından dolayı mobil uyumlu olmayan bir web sitesinin yaşama şansı çok düşük.

Bununla birlikte, teknoloji ve insanların mobil cihazları aracılığıyla bilgiye erişimleri o kadar kolaylaşıyor ki, sadece bir mobil web sitesine sahip olmak yeterli değil- ara yüzünün okunması kolay, dikkat çekici ve soruları yanıtlayabilmesi veya en azından eğlendirici bir nitelik taşıması artık bir zorunluluk.

Bir Bilgi Kaynağı Olarak Videolar

Sesli aramalar daha popüler hale geldikçe, internetteki video içerikleri de katlanarak artıyor. Google ve diğer kuruluşlar tarafından yapılan araştırmalar, 10 kişiden 6’sının televizyondan ziyade çevrimiçi videoları izlemeyi tercih ettiğini gösteriyor. Birçok yönden, Youtube artık yeni TV haline gelmiş gibi görünüyor.

Mevcut internet kullanıcıları, özellikle Y kuşağı ve daha genç olanlar, akademik amaçlı veya eğlence amaçlı çevrimiçi videolar aracılığıyla bilgi almayı tercih ediyor. Bu nedenle, çevrimiçi video uygulamanın çoğu işletmenin radarında olması gerekir. Kaliteli bir video, dinamikse ve izleyiciyi sıkmıyorsa dikkat çekici olabilir.

Peki videolar SEO’yu nasıl etkiler?

Videolarınızla daha fazla kişiye ulaşmak için videoyu ilgili kitleniz için optimize etmeniz gerekir. Bunu yapmak için videonuzun açıklamasında ve başlığında videonun söz konusu konuyla ilgilenen en fazla sayıda kişiye ulaşmasını sağlayacak uygun anahtar kelimeler kullanın.

Yüksek Kaliteli İçerik Her Zamankinden Daha Önemli

Online reklamlar, satışlarınızı artırmak, ürününüzü tanıtmak için hala etkili bir yöntem, ancak reklamların önümüzdeki yıllarda daha da pahalı hale geleceklerini göreceğiz. Ne yazık ki, müşterilerin reklamlarınıza yanıt vereceğine dair bir garanti yoktur. Toplam reklam harcamasının yüzde 91’i bir saniyeden daha az bir süre görüntülenmektedir; bu, 2017’de 38 milyar dolarlık dijital reklam harcamasının boşa gitmesine yol açtığını gösteriyor.

Bu yüzden yüksek kaliteli içerik oluşturmak etkili SEO stratejilerinin önemli bir unsurudur. Kullanıcılar; alakalı, yararlı ve güncel içerik beklemektedir ve bunu kullanıcıya sağlayanlar Google’ın daha yüksek sıralarda yer vermesiyle ödüllendirilir. Kullanıcılar arama motorlarına sorularına yanıt bulmak için girer ve web sitenizin bu sorulara yanıt vermesi gerekir.

Anlamsal (Semantik) Arama ve Niyet Optimizasyonu

Google, yıllar önce tam eşlemeli anahtar kelime optimizasyonu modelini terk etti, SEO’da değişime ayak uydurmak ayrı bir efor gerektiriyor. Bugünlerde Google, arama kutusuna yazılan gerçek kelime dizesini kullanmıyor. Bunun yerine, sorgu içeriğine bakıyor ve sonuç sunmak için olası arama amacını analiz ediyor.

Google’ın bunu gerçekleştirmek için sorguyu nasıl yorumladığına bir örnek verecek olursak:

• Kedinizi kaybettiğinizi düşünün. Sadece kedinizi bulabileceğiniz barınak gibi yerlerle değil, veterinerler ve hayvan kontrol merkezlerini de kontrol edebilirsiniz.
• Kediniz Levent’te kaybolmuş olabilir, ancak yakın diğer semtlerde de olabilir, bu nedenle kedinizi Gültepe ve 4. Levent dahil olmak üzere yakındaki lokasyonlarda bulma şansınız da olabilir.
• Ayrıca sosyal medya kanallarında paylaşabilir veya birisinin kedinizi bulmuş olma ihtimaline karşı sosyal medyayı araştırabilirsiniz – bu iki yöntem de doğru yöntemlerdir!

İşte Google’ın anlamsal arama mantığı da bu şekilde sizin sezgilerinize göre sonuç vermeye odaklı işlemektedir.